1. iş vermek
2. meşgul
Üzgünüm ama şu an çok meşgulüm.
Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.
Babası gelmeyecek, o çok meşgul.
Yarın meşgul olmayacağım.
Bu öğleden sonra meşgul olacağım.
O, sınava hazırlanmakla meşgul.
Meşgul müsün?
Erkek kardeşim meşgul değildir.
O, geçen haftadan beri meşgul.
Onun meşgul olduğu gerçektir.
O çok meşgul olmalı.
Ben meşgul değilim.
Meşgul görünüyorsun.
Meşgul olduğum için size yardımcı olamam.
Ben çok meşgul olduğum için, beni bekleme.
トルコ語 "という言葉engage"(meşgul)集合で発生します。
advance vocoublary 73. Tut
Gözlerini açık tut.
Vazoyu iki elinle tut.
Kapıyı kapalı tut.
Parayı güvenli bir alanda tut.
Dilini tut, yoksa öldürüleceksin.