Turkish sentences from Tatoeba 5

 0    1,000 フィッシュ    aleksandra.eska
mp3をダウンロードする 印刷 遊びます 自分をチェック
 
質問 答え
Washing is my work.
学び始める
Yıkama benim işim.
Watching TV is fun.
学び始める
TV seyretmek eğlencelidir.
We adopted a child.
学び始める
Biz bir çocuğu evlatlık aldık.
We are Australians.
学び始める
Biz Avustralyalılarız.
We are watching TV.
学び始める
Biz TV izliyoruz.
We ate lunch early.
学び始める
Biz öğle yemeğini erken yedik.
We ate some apples.
学び始める
Birkaç elma yedik.
We beat the man up.
学び始める
Biz adamı dövdük.
We chartered a bus.
学び始める
Biz bir otobüs kiraladık.
We don't know her.
学び始める
Onu tanımıyoruz.
We enjoyed skating.
学び始める
Biz patenle kaymayı seviyoruz.
We found him alive.
学び始める
Biz onu canlı bulduk.
We grow wheat here.
学び始める
Biz burada buğday yetiştiririz.
We have to act now.
学び始める
Şimdi harekete geçmeliyiz.
We kept them quiet.
学び始める
Biz onları sessiz tuttuk.
We love each other.
学び始める
Biz birbirimizi seviyoruz.
We need some money.
学び始める
Biraz paraya ihtiyacım var.
We played baseball.
学び始める
Biz beyzbol oynadık.
We prayed for rain.
学び始める
Biz yağmur için dua ettik.
We ran out of food.
学び始める
Yiyeceğimiz bitti.
We slept in a tent.
学び始める
Biz bir çadırda uyuduk.
We started to walk.
学び始める
Biz yürümeye başladık.
We studied English.
学び始める
Biz İngilizce eğitimi gördüm.
We swam in the sea.
学び始める
Biz denizde yüzdük.
We were in a hurry.
学び始める
Acelemiz vardı.
We were very tired.
学び始める
Biz çok yorgunduk.
We're able dancers.
学び始める
Biz yetenekli dansçılarız.
We're almost there.
学び始める
Biz neredeyse oradayız.
What a big pumpkin!
学び始める
Ne büyük bir kabak!
What are these for?
学び始める
Bunlar ne için?
What're you doing?
学び始める
Ne yapıyorsun?
What did Jean make?
学び始める
Jean ne yaptı?
What do horses eat?
学び始める
Atlar ne yer?
What does she have?
学び始める
Onun neyi var?
What does Tom want?
学び始める
Tom ne istiyor?
What is Ken eating?
学び始める
Ken ne yiyor?
What's in there?
学び始める
Oradaki nedir?
What's Tony doing?
学び始める
Tony ne yapıyor?
What narrow stairs!
学び始める
Ne dar merdivenler!
What vile behavior!
学び始める
Ne iğrenç davranış!
What was your name?
学び始める
Adınız neydi?
What will you have?
学び始める
Ne istiyorsunuz?
What will you have?
学び始める
Ne alacaksınız?
What will you do?
学び始める
Ne yapacaksın?
What do you say?
学び始める
Ne diyorsun?
What's in this bag?
学び始める
Bu çantada ne var?
What's that flower?
学び始める
O çiçek nedir?
What's your answer?
学び始める
Cevabınız nedir?
When can I see you?
学び始める
Seni ne zaman görebilirim?
When does it begin?
学び始める
Ne zaman başlar?
When were you born?
学び始める
Ne zaman doğdunuz?
Where are you hurt?
学び始める
Nereyi incittin?
Where does he live?
学び始める
Nerede yaşıyor?
Where does he live?
学び始める
O nerede yaşıyor?
Where does it hurt?
学び始める
Neresi acıyor?
Where has she gone?
学び始める
O nereye gitti?
Where is it hidden?
学び始める
Nerede gizli?
Where is the vodka?
学び始める
Votka nerede?
Where is your room?
学び始める
Odanız nerede?
Where should I sit?
学び始める
Nerede oturmam gerekiyor.
Where should we go?
学び始める
Nereye gitmeliyiz?
Where was he going?
学び始める
O nereye gidiyordu?
Where was Tom born?
学び始める
Tom nerede doğdu?
Where will we meet?
学び始める
Biz nerede buluşacağız?
Where's the museum?
学び始める
Müze nerede?
Where's the toilet?
学び始める
Tuvalet nerede?
Which bag is yours?
学び始める
Hangi çanta sizinki?
Which boy is Masao?
学び始める
Hangi çocuk Masao'dur?
Which cap is yours?
学び始める
Hangi şapka seninkidir?
Which dog is yours?
学び始める
Hangi köpek sizin?
Which is your book?
学び始める
Hangisi senin kitabın?
Who broke the vase?
学び始める
Vazoyu kim kırdı?
Who broke this pen?
学び始める
Bu kalemi kim kırdı?
Who does Tony like?
学び始める
Tony kimi sever?
Who made this cake?
学び始める
Bu keki kim yaptı?
Who made this plan?
学び始める
Bu planı kim yaptı?
Who owns this land?
学び始める
Bu toprakların sahibi kimdir?
Who telephoned Ann?
学び始める
Ann'e kim telefon etti?
Whose book is this?
学び始める
Bu kitap kimin?
Whose book is this?
学び始める
Bu kitap kimin kitabı?
Whose book is this?
学び始める
Bu kimin kitabı?
Whose friend is he?
学び始める
O kimin arkadaşı?
Whose room is this?
学び始める
Bu kimin odası.
Whose side are you?
学び始める
Hangi taraftasın?
Why are you crying?
学び始める
Neden ağlıyorsun?
Why can't you come?
学び始める
Neden gelemiyorsun?
Why can't you come?
学び始める
Neden gelemiyorsun.
Why do you need it?
学び始める
Niçin ona ihtiyacınız var?
Why were you there?
学び始める
Niçin oradaydın?
Will I have a scar?
学び始める
Bir yara izim olacak mı?
Will it hurt a lot?
学び始める
Çok incitecek mi?
Will it rain today?
学び始める
Bugün yağmur yağacak mı?
Will you help them?
学び始める
Onlara yardım edecek misin?
Women like to talk.
学び始める
Kadınlar konuşmayı sever.
Won't you sit down?
学び始める
Oturmayacak mısın?
Would you like ice?
学び始める
Biraz buz ister misiniz?
Would you teach me?
学び始める
Bana öğretir misin?
Write it in pencil.
学び始める
Onu kurşun kalemle yazın.
Yes. That's right.
学び始める
Evet, o doğru.
You are a good boy.
学び始める
Sen iyi bir çocuksun.
You are a nice boy.
学び始める
Sen güzel bir çocuksun.
You are very brave.
学び始める
Çok cesursun.
You broke the rule.
学び始める
Kuralı bozdun.
You can rely on me.
学び始める
Bana güvenebilirsiniz.
You can smoke here.
学び始める
Burada sigara içebilirsin.
You can study here.
学び始める
Burada eğitim görebilirsiniz.
You can't eat here.
学び始める
Burada yiyemezsin.
You have been busy.
学び始める
Sen meşguldün.
You have cute eyes.
学び始める
Sevimli gözlerin var.
You know who he is.
学び始める
Sen onun kim olduğunu biliyorsun.
You like elephants.
学び始める
Sen filleri seversin.
You like Kawaguchi.
学び始める
Kawaguchi seversin.
You look beautiful.
学び始める
Güzel görünüyorsun.
You look contented.
学び始める
Sen mutlu görünüyorsun.
You look exhausted.
学び始める
Bitkin görünüyorsun.
You look great.
学び始める
Harika görünüyorsun.
You look hot today.
学び始める
Bugün çok ateşli görünüyorsun.
You may go at once.
学び始める
Bir kere gidebilirsin.
You may go at once.
学び始める
Bir kez gidebilirsin.
You may go at once.
学び始める
Bir defa gidebilirsin.
You may use my car.
学び始める
Sen benim arabamı kullanabilirsin.
You may use my pen.
学び始める
Sen benim kalemimi kullanabilirsin.
You might meet him.
学び始める
Onunla karşılaşabilirsin.
You might meet Tom.
学び始める
Tom'la karşılaşabilirsin.
You must not smoke.
学び始める
Sigara içmemelisin.
You should know it.
学び始める
Onu bilmelisin.
You'll feel better.
学び始める
Sen daha iyi hissedeceksiniz.
You're quite right.
学び始める
Çok haklısın.
You're still young.
学び始める
Hala gençsin.
Your bath is ready.
学び始める
Banyonuz hazır.
A cold wind blew in.
学び始める
Evde soğuk bir rüzgar esti.
A dog has four legs.
学び始める
Bir köpeğin dört bacağı var.
A green light is on.
学び始める
Bir yeşil ışık açık.
A noise woke her up.
学び始める
Bir gürültü onu uyandırdı.
A storm is imminent.
学び始める
Bir fırtına yakındır.
A truck hit the dog.
学び始める
Bir kamyon köpeğe çarptı.
A whale is a mammal.
学び始める
Balina bir memelidir.
All I have is books.
学び始める
Sahip olduğum herşey kitaplardır.
All I want is money.
学び始める
Bütün istediğim paradır.
We're all happy.
学び始める
Hepimiz mutluyuz.
Ann came downstairs.
学び始める
Ann alt kata geldi.
Ann loves chocolate.
学び始める
Ann çikolatayı sever.
Ann seems to be ill.
学び始める
Ann hasta görünüyor.
Answer my questions.
学び始める
Sorularıma cevap verin.
Answer the question.
学び始める
Soruyu cevapla.
Anybody can do that.
学び始める
Herhangi biri bunu yapabilir.
Anybody can read it.
学び始める
Birisi onu okuyabilir.
Anybody want a lift?
学び始める
Araba ile gitmek isteyen biri var mı?
Are seats available?
学び始める
Koltuklar müsait mi?
Are they in the gym?
学び始める
Onlar spor salonundalar mı?
Are you on Facebook?
学び始める
Facebook'ta mısınız?
Are you ready to go?
学び始める
Gitmeye hazır mısınız?
Believe in yourself.
学び始める
Kendine inan.
Bob became a pastor.
学び始める
Bob bir papaz oldu.
Bob hit me, not her.
学び始める
John bana vurdu, ona değil.
Bring it back to me.
学び始める
Onu bana geri getirin.
Bring me my glasses.
学び始める
Gözlüğümü getir.
Can he speak French?
学び始める
O Fransızca konuşabilir mi?
Can I get a blanket?
学び始める
Bir battaniye alabilir miyim?
Can I go for a walk?
学び始める
Yürüyüşe gidebilir miyim?
Can I pay on credit?
学び始める
Ben kredi ile ödeme yapabilir miyim?
Can I use this bike?
学び始める
Bu bisikleti kullanabilir miyim?
Can you answer this?
学び始める
Bunu cevaplayabilir misiniz?
Can you cook a meal?
学び始める
Yemek pişirebilir misin?
Can you drive a car?
学び始める
Bir araba sürebilir misin?
Can you really swim?
学び始める
Gerçekten yüzebilir misiniz?
Can you swim at all?
学び始める
Gerçekten yüzebilir misin?
Change your clothes.
学び始める
Giysilerini değiştir.
Christmas is coming.
学び始める
Noel geliyor.
Clear off the table.
学び始める
Tabloyu temizleyin.
Come again any time.
学び始める
Her zaman tekrar gel.
Come again tomorrow.
学び始める
Yarın tekrar gel.
Could you sign here?
学び始める
Burayı imzalar mısınız?
Cut it with a knife.
学び始める
Onu bir bıçakla kes.
Dad bought a camera.
学び始める
Babam bir kamera satın aldı.
Did you leave a tip?
学び始める
Bir bahşiş bıraktın mı?
Did you play tennis?
学び始める
Tenis oynadın mı?
Did you take a bath?
学び始める
Banyo yaptın mı?
Do I curse too much?
学び始める
Ben çok lanetler miyim?
Do you drink coffee?
学び始める
Kahve içer misiniz?
Do you have a child?
学び始める
Çocuğun var mı?
Do you have a fever?
学び始める
Ateşiniz var mı?
Do you have a match?
学び始める
Ateşin var mı?
Do you have any CDs?
学び始める
Hiç CD'in var mı?
Do you have any gum?
学び始める
Hiç sakızın var mı?
Do you keep a diary?
学び始める
Bir günlük tutuyor musunuz?
Do you like bowling?
学び始める
Bowling sever misiniz?
Do you like cooking?
学び始める
Yemek pişirmeyi sever misiniz?
Do you like cooking?
学び始める
Aşçılığı sever misin?
Do you like dancing?
学び始める
Dans etmeyi sever misiniz?
Do you like English?
学び始める
İngilizceyi sever misiniz?
Do you like singing?
学び始める
Şarkı söylemeyi sever misin?
Do you like surfing?
学び始める
Sörf sever misiniz?
Do you speak German?
学び始める
Almanca konuşuyor musun?
Do you speak German?
学び始める
Almanca konuşur musun?
Do you want a drink?
学び始める
Bir içki ister misin?
Do you want to rest?
学び始める
Dinlenmek istiyor musunuz?
Does she play piano?
学び始める
O, piyano çalar mı?
Don't ask for money.
学び始める
Para isteme.
Don't be noisy here.
学び始める
Burada gürültülü olmayın.
Don't climb on this!
学び始める
Buna tırmanma!
Don't drop that cup.
学び始める
O fincanı düşürme.
Don't listen to her.
学び始める
Onu dinleme.
Don't open the door.
学び始める
Kapıyı açmayın.
Don't phone her now.
学び始める
Şimdi ona telefon etmeyin.
Don't slam the door.
学び始める
Kapıyı çarpmayın.
Don't speak so fast.
学び始める
Çok hızlı konuşmayın.
Don't stand near me.
学び始める
Benim yanımda durma.
Don't work too hard.
学び始める
Çok sıkı çalışma.
Don't you feel cold?
学び始める
Üşümüyor musun?
Eat more vegetables.
学び始める
Daha fazla sebze ye.
Enjoy your holidays.
学び始める
İyi tatiller.
Enjoy your holidays.
学び始める
Tatilin keyfini çıkarın.
Enjoy your vacation.
学び始める
Tatilinizin tadını çıkarın.
Every seat was full.
学び始める
Her koltuk doluydu.
Everybody loves her.
学び始める
Onu herkes sever.
Everyone has faults.
学び始める
Herkesin hataları vardır.
Everyone. Listen up.
学び始める
Herkes. Dinleyin.
Everything's ready.
学び始める
Her şey hazır.
Evil sometimes wins.
学び始める
Kötülük bazen kazanır.
Extension 45 please.
学び始める
45 numarayı bağlar mısınız, lütfen?
Few people think so.
学び始める
Birkaç kişi öyle düşünüyor.
Fish is cheap today.
学び始める
Balık bugün ucuz.
Freedom is not free.
学び始める
Özgürlük özgür değildir.
Get Tom out of here.
学び始める
Tom'u dışarı çıkart.
Get Tom to help you.
学び始める
Tom size yardımcı olsun.
Give me some credit.
学び始める
Bana biraz kredi verin.
Glass breaks easily.
学び始める
Cam kolayca kırılır.
Hand in your papers.
学び始める
Raporlarınızı teslim edin.
Has he failed again?
学び始める
Yine başarısız oldu mu?
Has he gone already?
学び始める
O zaten gitti mi?
Has he returned yet?
学び始める
Henüz geri döndü mü?
Have a good weekend!
学び始める
İyi bir hafta sonu geçirmeniz dileğiyle!
Have a nice weekend.
学び始める
Güzel bir hafta sonu geçirin.
He accepted my idea.
学び始める
O benim fikrimi kabul etti.
He accepted the job.
学び始める
O işi kabul etti.
He asked for a beer.
学び始める
O bir bira istedi.
He became a pianist.
学び始める
O bir piyanist oldu.
He became irritated.
学び始める
O tedigin oldu.
He bought her a dog.
学び始める
O, ona bir köpek satın aldı.
She broke into tears.
学び始める
O, gözyaşlarına boğuldu.
He called me a taxi.
学び始める
O bana bir taksi çağırdı.
He called me Ichiro.
学び始める
O bana Ichiro dedi.
He came home at ten.
学び始める
O saat onda eve geldi.
He can be relied on.
学び始める
Ona güvenilebilir.
He can play a flute.
学び始める
O bir flüt çalabilir.
He can ride a horse.
学び始める
O ata binebilir.
He changed his mind.
学び始める
Onun fikrini değiştirdi.
He chased the thief.
学び始める
O hırsızı kovaladı.
He climbed Mt. Fuji.
学び始める
O, Fuji Dağı'na tırmandı.
He cured my illness.
学び始める
O benim hastalğımı tedavi etti.
He deals in whiskey.
学び始める
O viski ticareti yapar.
He denied the rumor.
学び始める
O söylentiyi yalanladı.
He designed the car.
学び始める
O, arabayı tasarladı.
He did not want war.
学び始める
O savaş istemiyordu.
He drives very fast.
学び始める
O çok hızlı araba sürer.
He ended up in jail.
学び始める
O sonunda hapishaneyi boyladı.
He entered the army.
学び始める
O orduya girdi.
He entered the room.
学び始める
O odaya girdi.
He feels very happy.
学び始める
O çok mutlu hissediyor.
He felt very lonely.
学び始める
O çok yalnız hissetti.
He gave me a record.
学び始める
O bana bir kayıt verdi.
He gave me the salt.
学び始める
O bana tuz verdi.
He gets up at seven.
学び始める
O, saat yedide kalkar.
He got on the train.
学び始める
O trene bindi.
He grows a mustache.
学び始める
O bıyık uzatıyor.
He had already gone.
学び始める
O daha önce gitti.
He had his hair cut.
学び始める
O saçını kestirdi.
He had just arrived.
学び始める
Henüz ulaştı.
He had just arrived.
学び始める
O az önce gelmişti.
He had one daughter.
学び始める
Onun bir kızı vardı.
He has a big family.
学び始める
Onun büyük bir ailesi vardır.
He has a deep voice.
学び始める
Onun derin bir sesi var.
He has a loud voice.
学び始める
O yüksek bir sese sahip.
He has a warm heart.
学び始める
Onun sıcak bir kalbi vardır.
He has his own room.
学び始める
Onun kendi odası var.
He has left already.
学び始める
O zaten gitti.
He has two Picassos.
学び始める
O iki Pikasoya sahiptir.
He hates air travel.
学び始める
O hava yolculuğundan nefret ediyor.
He held her tightly.
学び始める
O onu sıkıca tuttu.
He hoped to succeed.
学び始める
Başarılı olmayı umuyordu.
He hung up his coat.
学び始める
O ceketini astı.
He is a fast runner.
学び始める
O hızlı bir koşucu.
He is a good doctor.
学び始める
O iyi bir doktor.
He is a good writer.
学び始める
O iyi bir yazar.
He is a hard worker.
学び始める
O çok çalışkandır.
He is a nice person.
学び始める
O hoş bir insan.
He is a rude person.
学び始める
O kaba bir kişidir.
He is about my size.
学び始める
O yaklaşık benim beden ölçümde.
He is always joking.
学び始める
O her zaman şaka yapıyor.
He is an active boy.
学び始める
O aktif bir çocuktur.
He is an honest man.
学び始める
O dürüst bir adam.
He is angry with me.
学び始める
O bana kızgın.
He is at home today.
学び始める
O bugün evde.
He is good at rugby.
学び始める
O ragbide iyidir.
He's in a bad mood.
学び始める
O kötü bir ruh hali içinde.
He's my old friend.
学び始める
O benim eski arkadaşım.
He is not available.
学び始める
O, mevcut değil.
He is over 80 kilos.
学び始める
O, 80 kilonun üzerinde.
He is playing music.
学び始める
O müzik çalıyor.
He is playing there.
学び始める
O orada oynuyor.
He is probably dead.
学び始める
Muhtemelen öldü.
He is ready to work.
学び始める
O çalışmaya hazırdır.
He is taking a walk.
学び始める
O bir yürüyüş yapıyor.
He is very busy now.
学び始める
O, şimdi çok meşgul.
He is very handsome.
学び始める
O, çok yakışıklıdır.
He is very sociable.
学び始める
O çok sosyaldir.
He is washing a car.
学び始める
O bir araba yıkıyor.
He knows everything.
学び始める
O her şeyi bilir.
He knows no English.
学び始める
O hiç İngilizce bilmez.
He knows the secret.
学び始める
O sırrı biliyor.
He lacks experience.
学び始める
O deneyimden yoksundur.
He lacks motivation.
学び始める
O motivasyondan yoksundur.
He laid on his back.
学び始める
O sırt üstü uzandı.
He left a while ago.
学び始める
Bir süre önce ayrıldı.
He left an hour ago.
学び始める
Bir saat önce ayrıldı.
He left immediately.
学び始める
O aniden gitti.
He likes air travel.
学び始める
O hava seyahatini seviyor.
He lives by begging.
学び始める
O dilenerek yaşıyor.
He lives by himself.
学び始める
O tek başına yaşar.
He lives in comfort.
学び始める
O konfor içinde yaşıyor.
He lives next to me.
学び始める
O benim bitişiğimde yaşıyor.
He lives off campus.
学び始める
O kampüs dışından yaşıyor.
He looks suspicious.
学び始める
O şüpheli görünüyor.
He made me go there.
学び始める
O beni oraya gönderdi.
He may have said so.
学び始める
O öyle söylemiş olabilir.
He may have seen it.
学び始める
Onu görmüş olabilir.
He may not be happy.
学び始める
O mutlu olmayabilir.
He must be homesick.
学び始める
O, yurdunu özlemiş olmalı.
He must be innocent.
学び始める
O masum olmalı.
He often comes late.
学び始める
O, sık sık geç gelir.
He often dates Mary.
学び始める
O Mary ile hangi sıklıkta buluşur?
He opened the cages.
学び始める
O, kafesleri açtı.
He opposed the plan.
学び始める
O plana karşı çıktı.
He raised his hands.
学び始める
O, ellerini kaldırdı.
He ran out of money.
学び始める
Onun parası bitti.
He reached his goal.
学び始める
O, amacına ulaştı.
He refused to do so.
学び始める
O bunu reddetti.
He remains sick bed.
学び始める
O hasta yatağında kalmaktadır.
He runs a shoe shop.
学び始める
O bir ayakkabı dükkanı çalıştırıyor.
He runs a shoe shop.
学び始める
O bir ayakkabı dükkanı işletir.
He said he was busy.
学び始める
O meşgul olduğunu söyledi.
He sat on the bench.
学び始める
O bankta oturdu.
He seems to be rich.
学び始める
O zengin gibi görünüyor.
He seems to be sick.
学び始める
O hasta gibi görünüyor.
He seems to know us.
学び始める
O bizi tanıyor gibi görünüyor.
He shined his shoes.
学び始める
O ayakkabılarını parlattı.
He signed the check.
学び始める
O çek imzaladı.
He stopped to smoke.
学び始める
Sigara içmek için durdu.
He stuck to his job.
学び始める
O işine sarıldı.
He told me to do it.
学び始める
O bana onu yapmamı söyledi.
He took a short cut.
学び始める
O, kestirmeden gitti.
He took off his hat.
学び始める
Şapkasını çıkardı.
He used to love her.
学び始める
O onu severdi.
He walked up to her.
学び始める
O, ona doğru yürüdü
He was born in Ohio.
学び始める
O, Ohio'da doğdu.
He was disappointed.
学び始める
O hayal kırıklığına uğradı.
He was hit by a car.
学び始める
O bir araba tarafından çarpıldı.
He was leaving then.
学び始める
O zaman o, gidiyordu.
He was made captain.
学び始める
O kaptan yapıldı.
He was shy at first.
学び始める
O, ilk bakışta utangaç.
He was sound asleep.
学び始める
O sesli uyuyordu.
He was very patient.
学び始める
O çok sabırlıydı.
He was wet all over.
学び始める
O tamamen ıslaktı.
He went up Mt. Fuji.
学び始める
O Fuji Dağı'na gitti.
He will not say yes.
学び始める
O evet demeyecek.
He works for a bank.
学び始める
O bir banka için çalışıyor.
He wrote the report.
学び始める
O rapor yazdı.
He'll be here again.
学び始める
O yine burada olacak.
He'll get well soon.
学び始める
Yakında iyileşecektir.
He'll return at six.
学び始める
O, altıda dönecek.
He's a late bloomer.
学び始める
O geç olgunlaştı.
He's away on a trip.
学び始める
O bir geziye çıktı.
He's in the kitchen.
学び始める
O, mutfaktadır.
He's really selfish.
学び始める
O gerçekten bencil.
He's the oldest son.
学び始める
O, en büyük oğul.
Heed public opinion.
学び始める
Kamuoyunu dikkate alın.
Hello, this is Mike.
学び始める
Merhaba, ben Mike.
Her face turned red.
学び始める
Onun yüzü kızardı.
Her son is a genius.
学び始める
Onun oğlu bir deha.
Here are two stamps.
学び始める
Burada iki pul vardır.
Here is your change.
学び始める
İşte paranızın üstü.
Here's your pudding.
学び始める
İşte pudingin.
His dog barks at me.
学び始める
Onun köpeği bana havlar.
His dream came true.
学び始める
Onun hayali gerçek oldu.
His eyesight is bad.
学び始める
Onun görme yeteneği kötü.
His eyesight is bad.
学び始める
Onun görme kabiliyeti kötü.
His shoes are brown.
学び始める
Onun ayakkabıları kahverengidir.
His speech moved us.
学び始める
Onun konuşması bizi harekete geçirdi.
How can I reach you?
学び始める
Size nasıl ulaşabilirim?
How did the exam go?
学び始める
Sınav nasıl geçti?
How did you like it?
学び始める
Onu nasıl buldun?
How'd you do it?
学び始める
Onu nasıl yaptın?
How do you feel now?
学び始める
Şimdi nasıl hissediyorsunuz?
How I've missed you!
学び始める
Seni nasıl da özledim!
How long will it be?
学び始める
Ne kadar sürer.
How old is that dog?
学び始める
O köpek kaç yaşında?
How was your flight?
学び始める
Uçuşun nasıl?
How was your summer?
学び始める
Yazın nasıldı?
I admire his talent.
学び始める
Ben onun yeteneğine hayranım.
I agree to his plan.
学び始める
Onun planını kabul ediyorum.
I always study hard.
学び始める
Ben her zaman sıkı çalışırım.
I am a teacher, too.
学び始める
Ben de bir öğretmenim.
I am eating noodles.
学び始める
Erişte yiyorum.
I am engaged to her.
学び始める
Onunla nişanlıyım.
I am fed up with it.
学び始める
Ben ondan bıktım.
I am getting a cold.
学び始める
Ben soğuk alıyorum.
I am going to do it.
学び始める
Onu yapacağım.
I am going to start.
学び始める
Başlayacağım.
I am going to study.
学び始める
Ben çalışacağım.
I am in Tokyo today.
学び始める
Bugün Tokyo'dayım.
I am Kazuto Iwamoto.
学び始める
Ben Kazuto Iwamoto'yum.
I am older than him.
学び始める
Ben ondan daha yaşlıyım.
I am poor at tennis.
学び始める
Ben teniste kötüyüm.
I am reading a book.
学び始める
Ben bir kitap okuyorum.
I am reading a book.
学び始める
Bir kitap okuyorum.
I am ready to start.
学び始める
Ben başlamaya hazırım.
I am sad to hear it.
学び始める
Ben onu duyduğuma üzüldüm.
I don't have money.
学び始める
Param yok.
I arrived in London.
学び始める
Londra'ya vardım.
I asked where to go.
学び始める
Nereye gideceğimi sordum.
I ate a hasty lunch.
学び始める
Ben acele bir öğle yemeği yedim.
I ate a light lunch.
学び始める
Hafif bir öğle yemeği yedim.
I beat him at chess.
学び始める
Satrançta onu yendim.
I became a director.
学び始める
Ben bir yönetmen oldum.
I believe her story.
学び始める
Ben onun hikayesine inanıyorum.
I believe in ghosts.
学び始める
Hayaletlere inanırım.
I bought an old car.
学び始める
Ben eski bir araba satın aldım.
I built a new house.
学び始める
Ben yeni bir ev inşa ettim.
I can come at three.
学び始める
Üçte gelebilirim.
I can peel an apple.
学び始める
Bir elmayı soyabilirim.
I can read them all.
学び始める
Ben bütün onları okuyabilirim.
I can see the light.
学び始める
Ben ışığı görebiliyorum.
I can speak English.
学び始める
İngilizce konuşabilirim.
I can teach English.
学び始める
İngilizce öğretebilirim.
I can't do anything.
学び始める
Ben bir şey yapamam.
I can't find my bag.
学び始める
Ben çantamı bulamıyorum.
I can't find my key.
学び始める
Ben anahtarımı bulamıyorum.
I can't find my pen.
学び始める
Benim kalemimi bulamıyorum.
I can't help crying.
学び始める
Ağlamadan duramıyorum.
I can't help crying.
学び始める
Ağlamamak elimde değil.
I can't swim at all.
学び始める
Ben hiç yüzemem.
I cleared the table.
学び始める
Ben masayı temizledim.
I come from England.
学び始める
Ben İngiltere'liyim.
I come from Saitama.
学び始める
Saitama'lıyım.
I continued singing.
学び始める
Şarkı söylemeye devam ettim.
I continued working.
学び始める
Ben çalışmaya devam ettim.
I counted up to 200.
学び始める
200'e kadar saydım.
I decided not to go.
学び始める
Gitmemeye karar verdim.
I disagree with you.
学び始める
Sana katılmıyorum.
I love ice cream.
学び始める
Dondurmayı severim.
I do not like music.
学び始める
Ben müzik sevmiyorum.
I do not read books.
学び始める
Ben kitap okumam.
I don't understand.
学び始める
Anlamadım.
I don't like movies.
学び始める
Ben filmleri sevmiyorum.
I don't like summer.
学び始める
Yaz mevsimini sevmem.
I don't want dinner.
学び始める
Ben akşam yemeği istemiyorum.
I feel better today.
学び始める
Bugün kendimi daha iyi hissediyorum.
I feel like a drink.
学び始める
Canım içki istiyor.
I feel like singing.
学び始める
Canım şarkı söylemek istiyor.
I felt very awkward.
学び始める
Ben çok garip hissettim.
I find swimming fun.
学び始める
Ben yüzmeyi eğlenceli buluyorum.
I fix broken radios.
学び始める
Ben bozuk radyoları onardım.
I gave him the book.
学び始める
Ona kitabı verdim.
I got home at seven.
学び始める
Ben yedide eve vardım.
I got off the train.
学び始める
Ben trenden indim.
I got up about five.
学び始める
Ben yaklaşık beşte kalktım.
I had a close shave.
学び始める
Sinekkaydı tıraş oldum.
I had a great night.
学び始める
Ben harika bir gece geçirdim.
I had a light lunch.
学び始める
Ben hafif bir öğle yemeği yedim.
I had my car stolen.
学び始める
Arabamı çaldırdım.
I had my pen stolen.
学び始める
Kalemimi çaldırdım.
I have a chest cold.
学び始める
Göğsümü üşüttüm.
I have a dictionary.
学び始める
Benim bir sözlüğüm var.
I have a high fever.
学び始める
Benim yüksek ateşim var.
I have a pretty dog.
学び始める
Benim güzel bir köpeğim var.
I have a suggestion.
学び始める
Benim bir önerim var.
I have chapped lips.
学び始める
Benim dudaklarım çatlamış.
I have lost the key.
学び始める
Anahtarı kaybettim.
I have tennis elbow.
学び始める
Bende tenisçi dirseği var.
I have to go to bed.
学び始める
Ben yatmaya gitmeliyim.
I have to stay home.
学び始める
Ben evde kalmak zorundayım.
I heard her singing.
学び始める
Onun şarkı söylediğini duydum.
I hope to marry her.
学び始める
Onunla evlenmeyi umuyorum.
I keep a female cat.
学び始める
Dişi bir kedi besliyorum.
I knew it all along.
学び始める
Ben başından beri bunu biliyordum.
I know how you feel.
学び始める
Nasıl hissettiğini biliyorum.
I know none of them.
学び始める
Onların hiçbiri bilmiyorum.
I know what that is.
学び始める
Onun ne olduğunu biliyorum.
I know where he is.
学び始める
Onun nerede olduğunu biliyorum.
I know you are rich.
学び始める
Ben sizin zengin olduğunuzu biliyorum.
I like light colors.
学び始める
Ben açık renkleri severim.
I like movies a lot.
学び始める
Ben sinemaları çok seviyorum.
I like none of them.
学び始める
Ben onların hiçbirini sevmiyorum.
I like playing golf.
学び始める
Ben golf oynamayı severim.
I like wild flowers.
学び始める
Kır çiçeklerini severim.
I live in Kyoto now.
学び始める
Şimdi Kyoto'da yaşıyorum.
I locked myself out.
学び始める
Kendimi dışarıda kilitledim.
I love Italian food.
学び始める
İtalyan yemeğini severim.
I love this picture.
学び始める
Ben bu resmi seviyorum.
I meant what I said.
学び始める
Söylediğimi kastettim.
I met her by chance.
学び始める
Ben tesadüfen onunla karşılaştım.
I met him by chance.
学び始める
Ben onunla şans eseri tanıştım.
I met him yesterday.
学び始める
Onunla dün tanıştım.
I met Ken yesterday.
学び始める
Dün Ken'le karşılaştım.
I met Ken yesterday.
学び始める
Dün Ken ile buluştum.
I must be going now.
学び始める
Şimdi gitmem gerek.
I must get it fixed.
学び始める
Onu tamir ettirmeliyim.
I must have lost it.
学び始める
Onu kaybetmiş olmalıyım.
I need a police car.
学び始める
Bir polis arabasına ihtiyacım var.
I need medical help.
学び始める
Tıbbi yardıma ihtiyacım var.
I need some hangers.
学び始める
Birkaç askıya ihtiyacım var.
I never go anywhere.
学び始める
Asla bir yere gitmem.
I often call on him.
学び始める
Sık sık onu ziyaret ederim.
I often call on him.
学び始める
Ben sık sık onu ziyaret ederim.
I often catch colds.
学び始める
Ben sık sık soğuk algınlığına yakalanırım.
I only saw him once.
学び始める
Onu sadece bir kez gördüm.
I owe it all to you.
学び始める
Ben hepsini size borçluyum.
I owe you 3,000 yen.
学び始める
Sana 3000 yen borçluyum.
I quickly ate lunch.
学び始める
Ben çabucak öğle yemeği yedim.
I ran out of breath.
学び始める
Nefes nefese koştum.
I really enjoyed it.
学び始める
Ben gerçekten ondan keyif aldım.
I remember him well.
学び始める
Onu iyi hatırlıyorum.
I remember the word.
学び始める
Sözü hatırlıyorum.
I respect Mr. Brown.
学び始める
Bay Brown'a saygı duyuyorum.
I retired last year.
学び始める
Geçen yıl emekli oldum.
I retired last year.
学び始める
Geçen sene emekli oldum.
I retired last year.
学び始める
Ben geçen yıl emekli oldum.
I returned to Japan.
学び始める
Ben Japonya'ya ger döndüm.
I saw her last week.
学び始める
Geçen hafta onu gördüm.
I saw nobody around.
学び始める
Etrafta kimseyi görmedim.
I saw Tom kiss Mary.
学び始める
Tom'un Mary'yi öptüğünü gördüm.
I stared at the man.
学び始める
Ben adama baktım.
I talked to friends.
学び始める
Ben arkadaşlarla konuştum.
I think he is angry.
学び始める
Sanırım o öfkeli.
I think he is right.
学び始める
Sanırım o haklı.
I think she is kind.
学び始める
Sanırım o kibardır.
I think she is sick.
学び始める
Onun hasta olduğunu düşünüyorum.
I think you're cute.
学び始める
Senin sevimli olduğunu düşünüyorum.
I told Dad about it.
学び始める
Babama ondan bahsettim.
I tried to run fast.
学び始める
Ben hızlı koşmak için gayret ettim.
I tried to tell you.
学び始める
Ben bunu sana anlatmaya çalıştım.
I want another beer.
学び始める
Başka bir bira istiyorum.
I want him to leave.
学び始める
Onun terketmesini istiyorum.
I want to go abroad.
学び始める
Uzağa gitmek istiyorum.
I want to marry her.
学び始める
Onunla evlenmek istiyorum.
I want to marry you.
学び始める
Seninle evlenmek istiyorum.
I want to stay here.
学び始める
Ben burada kalmak istiyorum.
I want your opinion.
学び始める
Ben senin görüşünü istiyorum.
I wanted her to win.
学び始める
Onun kazanmasını istiyordu.
I was a naughty boy.
学び始める
Ben yaramaz bir çocuktum.
I was born in Kyoto.
学び始める
Kyoto'da doğdum.
I was born in Osaka.
学び始める
Osaka'da doğdum.
I was drinking milk.
学び始める
Süt içiyordum.
I was eighteen then.
学び始める
O zaman on sekiz yaşındaydım.
I was ill yesterday.
学び始める
Dün hastaydım.
I was making a cake.
学び始める
Ben bir kek yapıyordum.
I will be back soon.
学び始める
Yakında geri döneceğim.
I will do it myself.
学び始める
Ben onu kendim yapacağım.
I will go on a trip.
学び始める
Ben bir geziye gideceğim.
I will miss you all.
学び始める
Hepinizi özleyeceğim.
I will stay at home.
学び始める
Ben evde kalacağım.
I will try it again.
学び始める
Onu tekrar deneyeceğim.
I wish he were here.
学び始める
Keşke o burada olsa.
I wish I could swim.
学び始める
Keşke yüzebilsem.
I wish I were young.
学び始める
Keşke ben genç olsam.
I wish to go abroad.
学び始める
Ben yurtdışına gitmek istiyorum.
I worked for a bank.
学び始める
Bir banka için çalıştım.
I'd like a city map.
学び始める
Ben bir şehir haritası istiyorum.
I'd like a daiquiri.
学び始める
Ben bir daiquiri istiyorum.
I want to see it.
学び始める
Onu görmek istiyorum.
I'll be back at six.
学び始める
Ben altıda geri döneceğim.
I'll be back at ten.
学び始める
Onda geri döneceğim.
I'll buy you a beer.
学び始める
Sana bir bira ısmarlayacağım.
I'll call him later.
学び始める
Daha sonra onu arayacağım.
I'll come right now.
学び始める
Ben derhal geleceğim.
I'll do it later on.
学び始める
Ben onu daha sonra yapacağım
I'll drive you home.
学び始める
Ben seni eve götüreceğim.
I'll drive you home.
学び始める
Ben sizi eve götüreceğim.
I'll find one later.
学び始める
Daha sonra bir tane bulacağım.
I'll give him a pen.
学び始める
Ona bir kalem vereceğim.
I'll go to the park.
学び始める
Ben parka gideceğim.
I'll join you later.
学び始める
Size sonra katılacağım.
I'll lend it to you.
学び始める
Ben onu sana ödünç vereceğim.
I'll make you happy.
学び始める
Seni mutlu edeceğim.
I'll make you happy.
学び始める
Sizi mutlu edeceğim.
I'll return at 6:30.
学び始める
06:30 da geri dönüş yapacağım.
I'll take you there.
学び始める
Ben sizi oraya götüreceğim.
I'll wait till noon.
学び始める
Ben öğlene kadar bekleyeceğim.
I'm a light sleeper.
学び始める
Benim uykum hafiftir.
I'm a stranger here.
学び始める
Ben burada bir yabancıyım.
I'm already so late.
学び始める
Zaten çok geç kaldım.
I'm as busy as ever.
学び始める
Her zamanki gibi meşgulüm.
I'm as old as he is.
学び始める
Ben onun kadar yaşlıyım.
I'm being picked up.
学び始める
Ben arabayla alınacağım.
I'm counting on you.
学び始める
Ben sana güveniyorum.
I'm doing all I can.
学び始める
Elimden gelen her şeyi yapıyorum.
I'm dying of thirst.
学び始める
Ben susuzluktan ölüyorum.
I'm fed up with her.
学び始める
Ondan bıktım.
I'm fine, thank you.
学び始める
İyiyim, teşekkür ederim.
I'm getting married.
学び始める
Evleniyorum.
I'm glad to see you.
学び始める
Seni gördüğüme memnunum.
I'm good at singing.
学び始める
Ben şarkı söylemede iyiyim.
I'm looking for you.
学び始める
Ben sizi arıyorum.
I'm not a bit tired.
学び始める
Ben biraz yorgun değilim.
I'm paid by the day.
学び始める
Bana günlük ödeniyor.
I'm proud of my son.
学び始める
Oğlumla gurur duyuyorum.
I'm ready to depart.
学び始める
Ben yola çıkmaya hazırım.
I'm really confused.
学び始める
Gerçekten kafam karıştı.
I'm right, aren't I?
学び始める
Haklıyım, değil mi?
I'm slightly hungry.
学び始める
Ben biraz açım.
I'm taller than you.
学び始める
Ben sizden daha uzun boyluyum.
I'm trying to sleep.
学び始める
Uyumaya çalışıyorum.
I'm very busy today.
学び始める
Ben bugün çok meşgulüm.
I'm very hungry now.
学び始める
Ben şimdi çok açım.
I'm very sleepy now.
学び始める
Ben şimdi çok uykuluyum.
I'm waiting for him.
学び始める
Ben onu bekliyorum.
I got the flu.
学び始める
Grip oldum.
I've changed my job.
学び始める
İşimi değiştirdim.
I've just come back.
学び始める
Ben az önce geri döndüm.
I've lost my pencil.
学び始める
Kurşun kalemimi kaybettim.
I've lost my ticket.
学び始める
Biletimi kaybettim.
Is it far from here?
学び始める
O buradan uzak mı?
Is it getting worse?
学び始める
O kötüleşiyor mu?
Is it going to rain?
学び始める
Yağmur yağacak mı?
Is it Japanese food?
学び始める
O, Japon yiyeceği midir?
Is my laundry ready?
学び始める
Benim çamaşır hazır mı?
Is she your teacher?
学び始める
O sizin öğretmeniniz mi?
Is the dog swimming?
学び始める
Köpek yüzüyor mu?
Is there any danger?
学び始める
Herhangi bir tehlike var mı?
Is this radio yours?
学び始める
Bu radyo senin mi?
Is this the Taylors?
学び始める
Bu Taylor'ların evi mi?
Isn't that annoying?
学び始める
Sıkıcı değil mi?
It is called a lily.
学び始める
Ona zambak denir.
It is freezing cold.
学び始める
Hava dondurucu soğuk.
It is going to snow.
学び始める
Kar yağacak.
It is white as snow.
学び始める
O kar gibi beyaz.
It isn't hard to do.
学び始める
Bunu yapmak zor değil.
It may rain tonight.
学び始める
Bu gece yağmur yağabilir.
It rained yesterday.
学び始める
Dün yağmur yağdı.
It smells delicious.
学び始める
Bu lezzetli kokuyor
It tastes very good.
学び始める
Çok iyi tadı var.
It took all evening.
学び始める
O bütün akşam sürdü.
It was a lot of fun.
学び始める
O çok eğlenceli idi.
It was fine all day.
学び始める
Bütün gün hava güzeldi.
It was getting dark.
学び始める
Hava kararıyordu.
It was really cheap.
学び始める
Gerçekten ucuzdu.
It was really close.
学び始める
O gerçekten kapalıydı.
It was seven thirty.
学び始める
Saat yedi otuzdu.
It'll rain for sure.
学び始める
Yağmur kesin yağacak.
It'll snow tomorrow.
学び始める
Yarın kar yağacak.
It's a comedy movie.
学び始める
O bir komedi filmi.
It's a real bargain.
学び始める
Bu gerçek bir kelepir.
It's already eleven.
学び始める
Saat şimdiden onbirdir.
It's as cold as ice.
学び始める
O buz gibi soğuk.
It's free of charge.
学び始める
Bu ücretsiz.
It's getting cloudy.
学び始める
Hava bulutlanıyor.
It's in plain sight.
学び始める
O, açık görüş içinde.
It's not worth much.
学び始める
Bu çok değmez.
Time to get up.
学び始める
Kalkma zamanı.
It's unbearably hot.
学び始める
Hava dayanılmaz sıcak.
It's your turn next.
学び始める
Daha sonraki sizin sıranız.
Jack speaks English.
学び始める
Jack İngilizce konuşur.
Jack speaks English.
学び始める
Jack, İngilizce bilmektedir.
Jane is sick in bed.
学び始める
Jane yatakta hasta.
Jim called me a cab.
学び始める
Jim bana bir taksi çağırdı.
Jim hasn't come yet.
学び始める
Jim henüz gelmedi.
Jim put his hand up.
学び始める
Jim elini kaldırdı.
Keep going straight.
学び始める
Doğru gitmeye devam et.
Keep your eyes open.
学び始める
Gözlerini açık tut.
Keep your head down.
学び始める
Başınızı eğik tutun.
Ken has a white dog.
学び始める
Ken'in beyaz bir köpeği var.
Ken lit the candles.
学び始める
Ken mumları yaktı.
Ken wants a bicycle.
学び始める
Ken, bir bisiklet istiyor.
Kim was still alive.
学び始める
Kim hala hayattaydı.
Large fries, please.
学び始める
Büyük patates kızartması, lütfen.
Lay it on the table.
学び始める
Onu masaya bırakın.
Let him do it alone.
学び始める
Onu tek başına yapsın.
Let me pay my share.
学び始める
Kendi hissemi ödeyeyim.
Let's call it a day.
学び始める
Haydi paydos edelim.
Let's do the dishes.
学び始める
Bulaşıkları yıkayalım.
Let's go to a movie.
学び始める
Bir sinemaya gidelim.
Let's have some fun.
学び始める
Haydi biraz eğlenelim.
Let's keep in touch.
学び始める
Teması sürdürelim.
Let's play baseball!
学び始める
Haydi beyzbol oynayalım!
Let's play baseball.
学び始める
Beyzbol oynayalım.
Let's read Lesson 3.
学び始める
Ders 3'ü okuyalım.
Let's speak English.
学び始める
İngilizce konuşalım.
Let's study English.
学び始める
İngilizce çalışalım.
Let's try this cake.
学び始める
Bu keki deneyelim.
Let's try this plan.
学び始める
Bu planı deneyelim.
Let's watch TV here.
学び始める
Burada TV izleyelim.
Life is not all fun.
学び始める
Hayatın tümü eğlenceden ibaret değil.
Look at the picture.
学び始める
Resme bakın.
Look straight ahead.
学び始める
Dosdoğru bakın.
Madonna is a beauty.
学び始める
Madonna bir güzelliktir.
Many cars passed by.
学び始める
Birçok otomobil geçti.
Maria has long hair.
学び始める
Maria'nın uzun saçları var.
Mary can dance well.
学び始める
Mary iyi dans edebilir.
Mary is very pretty.
学び始める
Mary çok güzeldir.
May I eat that cake?
学び始める
O pastayı yiyebilir miyim?
May I say something?
学び始める
Bir şey söyleyebilir miyim?
May I set the table?
学び始める
Sofrayı hazırlayabilir miyim?
May I speak to Bill?
学び始める
Bill ile konuşabilir miyim?
May I take a shower?
学び始める
Bir duş alabilir miyim?
May I use the phone?
学び始める
Ben telefonu kullanabilir miyim?
Maybe she is coming.
学び始める
O belki geliyor.
Monkeys climb trees.
学び始める
Maymunlar ağaçlara tırmanırlar.
My aunt looks young.
学び始める
Teyzem genç görünüyor.
My back still hurts.
学び始める
Sırtım hala acıyor.
My gums are swollen.
学び始める
Benim dişetleri şiş.
My money was stolen.
学び始める
Param çalınmıştı.
My sister is famous.
学び始める
Kız kardeşim ünlüdür ünlüdür.
My sister is pretty.
学び始める
Kız kardeşim güzeldir.
My throat feels dry.
学び始める
Benim boğazım kuru.
My trousers are wet.
学び始める
Benim pantolon ıslak.
My wife is a doctor.
学び始める
Eşim bir doktordur.
My work is finished.
学び始める
İşim bitti.
Nancy seldom smiles.
学び始める
Nancy nadiren gülümser.
No drinkers allowed.
学び始める
Alkollüler giremez.
No one gave up hope.
学び始める
Hiç kimse bize umut vermedi.
No, I didn't go out.
学び始める
Hayır, ben dışarı gitmedim.
Nobody bowed to him.
学び始める
Kimse ona boyun eğmedi.
Nobody speaks to me.
学び始める
Hiç kimse benle konuşmuyor.
Nothing is forgiven.
学び始める
Hiçbir şey bağışlanmaz.
Now eat your supper.
学び始める
Şimdi akşam yemeğini yiyin.
Now it's your serve.
学び始める
Şimdi hizmetinizdeyim.
Of course I'll wait.
学び始める
Elbette ben bekleyeceğim.
Oh! That's too bad.
学び始める
Oh! Bu çok kötü.
Old habits die hard.
学び始める
Eski alışkanlıklar zor biter.
Only time will tell.
学び始める
Sadece zaman gösterecek.
Ostriches can't fly.
学び始める
Devekuşları uçamaz.
Our team is winning.
学び始める
Takımımız kazanıyor.
Paper burns quickly.
学び始める
Kağıt hızlı yanar.
People love freedom.
学び始める
İnsanlar özgürlüğü seviyor.
Perhaps that's true.
学び始める
Belki de o doğrudur.
Peter is not in now.
学び始める
Peter şimdi içeride değil.
Please air the room.
学び始める
Lütfen odayı havalandır.
Please call me Taro.
学び始める
Beni lütfen Taro diye çağır.
Please come thirsty.
学び始める
Lütfen susuz gel.
Please don't bother.
学び始める
Lütfen zahmet etmeyin.
Please don't get up.
学び始める
Lütfen kalkma.
Please listen to me.
学び始める
Beni dinle lütfen.
Please make the bed.
学び始める
Lütfen yatağı yapın.
Please wish me luck.
学び始める
Lütfen bana şans dile.
Poison can kill you.
学び始める
Zehir sizi öldürebilir.
Put on this sweater.
学び始める
Bu kazağı giyin.
Put that in writing.
学び始める
Yazılı olarak koyun.
Put your books away.
学び始める
Kitaplarını yerine koy.
Give me an example.
学び始める
Bana bir örnek ver.
Read the book aloud.
学び始める
Kitabı yüksek sesle okuyun.
Roll the ball to me.
学び始める
Topu bana yuvarla.
Seeing is believing.
学び始める
Görmek inanmaktır.
She agreed with him.
学び始める
Onunla aynı fikirdeydi.
She became a doctor.
学び始める
O bir doktor oldu.
She became a singer.
学び始める
O bir şarkıcı oldu.
She became very ill.
学び始める
O çok kötü oldu.
She blackmailed him.
学び始める
O, ona şantaj yaptı.
She boiled the eggs.
学び始める
O yumurtaları kaynattı.
She called for help.
学び始める
O yardım için çağrıda bulundu.
She came near to me.
学び始める
O bana yaklaştı.
She can drive a car.
学び始める
O bir araba sürebilir.
She can't afford it.
学び始める
Ona gücü yetmez.
She can't cook well.
学び始める
O, iyi yemek pişiremez.
She cooks very well.
学び始める
O çok iyi yemek yapar.
She danced with him.
学び始める
O onunla dans etti.
She did not turn up.
学び始める
O görünmedi.
She didn't think so.
学び始める
Öyle olduğunu sanmıyordu.
She does talk a lot.
学び始める
O, çok konuşur.
She feels bad today.
学び始める
Bugün o kötü hissediyor.
She gave him a book.
学び始める
Ona bir kitap verdi.
She gave me a watch.
学び始める
O bana bir saat verdi.
She gave up smoking.
学び始める
O sigara içmekten vazgeçti.
She got in at 9 p.m.
学び始める
O 9:00pm'da içeri girdi.
She got in the taxi.
学び始める
O taksiye bindi.
She had gone to bed.
学び始める
O yatağa gitmişti.
She has 2,000 books.
学び始める
Onun 2.000 kitabı vardır.
She has a long nose.
学び始める
Onun uzun bir burnu var.
She has convulsions.
学び始める
Onun konvülsiyonları var.
She has few friends.
学び始める
Onun az sayıda arkadaşı var.
She has gone abroad.
学び始める
O, yurtdışına gitti.
She has lost weight.
学び始める
O kilo kaybetti.
She has many faults.
学び始める
Onun birçok hatası var.
She has no brothers.
学び始める
Onun hiç erkek kardeşi yok.
She held her breath.
学び始める
O nefesini tuttu.
She hit me, not him.
学び始める
O bana çarptı, ona değil.
She is fond of cake.
学び始める
O kek seviyor.
She is good-natured.
学び始める
O iyi-huyludur.
She is growing tall.
学び始める
O uzuyor.
She is hard at work.
学び始める
O işte sıkıdır.
She is in the wrong.
学び始める
O suçlu.
She is not to blame.
学び始める
O suçlu değil.
She is quite a poet.
学び始める
O tam bir şair.
She kept on talking.
学び始める
O, konuşmayı sürdürdü.
She kicked him hard.
学び始める
O ona sert tekme attı.
She laced her shoes.
学び始める
O ayakkabılarını bağladı.
She likes ice cream.
学び始める
O dondurma seviyor.
She likes that bass.
学び始める
O, bas gitarı seviyor.
She listened to him.
学び始める
O onu dinledi.
She locked the door.
学び始める
O kapıyı kilitledi.
She played a sonata.
学び始める
O, bir sonat çaldı.
She plays the piano.
学び始める
O piyano çalar.
He raised his hand.
学び始める
O elini kaldırdı.
She reserved a room.
学び始める
O bir oda ayırttı.
She rubbed her eyes.
学び始める
Gözlerini ovuşturdu.
She sat next to him.
学び始める
Onun yanına oturdu.
She rarely goes out.
学び始める
O nadiren dışarı gider.
She still loved him.
学び始める
O hala onu seviyordu.
She still loves him.
学び始める
O onu hala seviyor.
She stopped smoking.
学び始める
O sigarayı bıraktı.
She studies English.
学び始める
O İngilizce çalışıyor.
She teaches English.
学び始める
O, İngilizce öğretiyor.
She told him a joke.
学び始める
O ona fıkra anlattı.
She understands him.
学び始める
O onu anlar.
She wants a new hat.
学び始める
O yeni bir şapka istiyor.
She was full of joy.
学び始める
O neşe doluydu.
She watched him eat.
学び始める
O onun yemek yiyişini izledi.
She went for a walk.
学び始める
O bir yürüyüşe gitti.
She went to Ibaragi.
学び始める
O Ibaragi'ye gitti.
She won the contest.
学び始める
O yarışmayı kazandı.
She works from nine.
学び始める
O dokuzdan itibaren çalışır.
She works very hard.
学び始める
O çok sıkı çalışıyor.
She's a kind person.
学び始める
O kibar bir insan.
She's a tough woman.
学び始める
O, sert bir kadındır.
She's been poisoned.
学び始める
O zehirlendi.
Show me another bag.
学び始める
Bana başka bir çanta göster.
Somebody touched me.
学び始める
Birisi bana dokundu.
Stop, or I'll shoot.
学び始める
Dur, yoksa vuracağım.
Susan was terrified.
学び始める
Susan dehşete kapılmıştı.
Take off your shoes.
学び始める
Ayakkabılarınızı çıkartın.
Take off your socks.
学び始める
Çoraplarınızı çıkartın.
Tell him I'm not in.
学び始める
Ona içeride olmadığımı söyle.
Thank you for today.
学び始める
Bugün için teşekkür ederiz.
Thanks for the meal.
学び始める
Yemek için teşekkürler.
That book is theirs.
学び始める
Şu kitap onların.
That boy is running.
学び始める
O çocuk çalışıyor.
It won't matter.
学び始める
Önemli değil.
That idea isn't bad.
学び始める
O fikir fena değil.
That is my overcoat.
学び始める
O benim paltom.
That makes me angry.
学び始める
Şu beni kızdırıyor.
That student is Tom.
学び始める
O öğrenci Tom'dur.
That was my mistake.
学び始める
O benim hatamdı.
That won't help you.
学び始める
Şu sana yardım etmeyecek.
That's a great idea.
学び始める
O harika bir fikir.
That's a great poem.
学び始める
O harika bir şiir.
That's an imitation.
学び始める
Bu bir taklit.
That's an old trick.
学び始める
Bu eski bir hile.
That's common sense.
学び始める
Bu sağduyu.
It suits me.
学び始める
O bana uyar.
That's fine with me.
学び始める
Benim için farketmez.
It's not possible.
学び始める
O mümkün değil.
The apples are ripe.
学び始める
Elmalar olgundurlar.
The baby kept quiet.
学び始める
Bebek sessiz durdu.
The bell is ringing.
学び始める
Zil çalıyor.
The boy got scolded.
学び始める
Çocuk azarladı.
The boys kept quiet.
学び始める
Çocuklar sessiz kalmayı sürdürdü.
The boys were quiet.
学び始める
Çocuklar sakindi.
The bus was crowded.
学び始める
Otobüs kalabalıktı.
The car didn't move.
学び始める
Araba kıpırdamadı.
The car didn't stop.
学び始める
Araba durmadı.
The computer is new.
学び始める
Bilgisayar yeni.
The cup has a crack.
学び始める
Bardakta bir çatlak var.
The dog bit the man.
学び始める
Köpek adamı ısırdı.
The dog followed me.
学び始める
Köpek beni takip etti.
The door won't open.
学び始める
Kapı açılmaz.
The fire alarm rang.
学び始める
Yangın alarmı çaldı.
The grapes are sour.
学び始める
Üzümler ekşi.
The house is vacant.
学び始める
Ev boştur.
The idea is not bad.
学び始める
Fikir fena değil.
The kids are asleep.
学び始める
Çocuklar uyuyorlar.
The lake was frozen.
学び始める
Göl dondu.
The law was changed.
学び始める
Yasa değiştirildi.
The leaves blew off.
学び始める
Yapraklar patladı.
The man took my arm.
学び始める
Adam kolumu tuttu.
The meat tastes bad.
学び始める
Etin tadı kötü.
The milk tasted bad.
学び始める
Sütün tadı kötüydü.
The new car is hers.
学び始める
Yeni araba onun.
The news leaked out.
学び始める
Haber dışarı sızdırılmış.
The papers blew off.
学び始める
Kağıtlar uçtu.
The pond froze over.
学び始める
Gölet dondu.
The room was locked.
学び始める
Oda kilitliydi.
The server was down.
学び始める
Sunucu çöktü.
The ship is sinking.
学び始める
Gemi batıyor.
The skies are clear.
学び始める
Gökyüzü açıktır.
The train just left.
学び始める
Tren az önce ayrıldı.
The TV doesn't work.
学び始める
Televizyon çalışmıyor.
The victory is ours.
学び始める
Zafer bizimdir.
There comes the bus.
学び始める
Otobüs geliyor.
There goes the bell.
学び始める
Oh, çan çalıyor.
There was a silence.
学び始める
Bir sessizlik vardı.
There's no evidence.
学び始める
Hiçbir kanıt yoktur.
These are our desks.
学び始める
Bunlar bizim masalarımız.
These books are new.
学び始める
Bu kitaplar yeni.
They are Christians.
学び始める
Onlar Hıristiyanlar.
They are in the way.
学び始める
Onlar ayak altındalar.
They are my cousins.
学び始める
Onlar benim kuzenlerim.
They are my friends.
学び始める
Onlar benim arkadaşlarım.
They have been busy.
学び始める
Onlar meşguller.
They have few books.
学び始める
Onların birkaç kitabı var.
They laughed at him.
学び始める
Onlar ona güldü.
They live next door.
学び始める
Onlar bitişikte yaşarlar.
They lived in peace.
学び始める
Onlar barış içinde yaşadı.
They made fun of me.
学び始める
Onlar benimle alay ettiler.
They questioned him.
学び始める
Onlar onu sorguladılar.
They went by subway.
学び始める
Onlar metro ile gittiler.
They'll go shopping.
学び始める
Alışverişe gidecekler.
They're ignoring me.
学び始める
Onlar beni görmezden geliyorlar.
They're my favorite.
学び始める
Onlar benim favorim.
This apple is sweet.
学び始める
Bu elma tatlıdır.
This beef is tender.
学び始める
Bu sığır eti yumuşak.
This bird can't fly.
学び始める
Bu kuş uçamaz.
This book is Tony's.
学び始める
Bu kitap Tony'nindir.
This car sells well.
学び始める
Bu araba iyi satıyor.
This desk is broken.
学び始める
Bu masa kırık.
This door is locked.
学び始める
Bu kapı kilitli.
This fits perfectly.
学び始める
Bu mükemmel bir uyum sergiliyor.
This is an ice cube.
学び始める
Bu bir buz küpü.
This is an old book.
学び始める
Bu eski bir kitap.
This is Tony's book.
学び始める
Bu Tony'nin kitabı.
This is what I need.
学び始める
İhtiyacım olan budur.
This is what I want.
学び始める
Bu benim istediğim şeydir.
This isn't for sale.
学び始める
Bu satılık değil.
This makes no sense.
学び始める
Bu mantıklı değil.
This novel bores me.
学び始める
Bu roman beni sıkıyor.
This paper is rough.
学び始める
Bu rapor taslaktır.
This play has ended.
学び始める
Bu oyun sona erdi.
This tooth is loose.
学び始める
Bu diş gevşek.
This winter is warm.
学び始める
Bu kış ılık.
Those are our books.
学び始める
Onlar bizim kitaplarımız.
Time is running out.
学び始める
Zaman tükeniyor.
Tokyo is a big city.
学び始める
Tokyo büyük bir şehir.
Tom abused my trust.
学び始める
Tom benim güvenimi kötüye kullandı.
Tom arrived in time.
学び始める
Tom zamanında geldi.
Tom became a doctor.
学び始める
Tom bir doktor oldu.
Tom became a father.
学び始める
Tom bir baba oldu.
Tom beeped the horn.
学び始める
Tom boynuz çaldı.
Tom came back early.
学び始める
Tom erken geri geldi.
Tom came right over.
学び始める
Tom gecikmeden geldi.
Tom can't take less.
学び始める
Tom daha azını alamaz.
Tom caught the ball.
学び始める
Tom topu yakaladı.
Tom changed clothes.
学び始める
Tom elbiseleri değiştirdi.
Tom closed his eyes.
学び始める
Tom gözlerini kapattı.
Tom combed his hair.
学び始める
Tom saçını taradı.
Tom cried all night.
学び始める
Tom, bütün gece ağladı.
Tom cut Mary's hair.
学び始める
Tom Mary'nin saçını kesti.
Tom dealt the cards.
学び始める
Tom kartları dağıttı.
Tom depends on Mary.
学び始める
Tom Mary'ye bağlıdır.
Tom did a cartwheel.
学び始める
Tom bir at arabası tekerleği yaptı.
Tom did a lousy job.
学び始める
Tom berbat bir iş yaptı.
Tom did it your way.
学び始める
Tom onu senin tarzınla yaptı.
Tom didn't go there.
学び始める
Tom oraya gitmedi.
Tom didn't say much.
学び始める
Tom fazla bir şey söylemedi.
Tom didn't say that.
学び始める
Tom onu söylemedi.
Tom didn't see Mary.
学び始める
Tom Mary'yi görmedi.
Tom died of old age.
学び始める
Tom yaşlılıktan öldü.
Tom disappointed me.
学び始める
Tom beni hayal kırıklığına uğrattı.
Tom doesn't like me.
学び始める
Tom beni sevmiyor.
Tom drinks a little.
学び始める
Tom biraz içer.
Tom drinks too much.
学び始める
Tom çok içiyor.
Tom drives a Toyota.
学び始める
Tom bir Toyota sürer.
Tom drives me crazy.
学び始める
Tom beni deli ediyor.
Tom drives too fast.
学び始める
Tom çok hızlı sürer.
Tom eats like a pig.
学び始める
Tom bir domuz gibi yiyor.
Tom faces a dilemma.
学び始める
Tom bir ikilemle karşı karşıyadır.
Tom failed the exam.
学び始める
Tom sınavda başarısız oldu.
Tom faked his death.
学び始める
Tom ölü takliti yaptı.
Tom felt frustrated.
学び始める
Tom hayal kırıklığına uğramış hissetti.
Tom felt humiliated.
学び始める
Tom aşağılanmış hissetti.
Tom felt persecuted.
学び始める
Tom zulme uğramış hissetti.
Tom found me a taxi.
学び始める
Tom bana bir taksi buldu.
Tom got a promotion.
学び始める
Tom'un bir terfisi var.
Tom got off the bus.
学び始める
Tom otobüsten indi.
Tom got sidetracked.
学び始める
Tom caydırıldı.
Tom got soaking wet.
学び始める
Tom iliklerine kadar ıslandı.
Tom had a bad dream.
学び始める
Tom kötü bir rüya gördü.
Tom had a good idea.
学び始める
Tom'un, iyi bir fikri vardı.
Tom had an accident.
学び始める
Tom bir kaza geçirdi.
Tom has a bald spot.
学び始める
Tom'un bir keli var.
Tom has a big house.
学び始める
Tom'un büyük bir evi var.
Tom has a big mouth.
学び始める
Tom'un büyük bir ağzı vardır.
Tom has a pacemaker.
学び始める
Tom'un bir kalp pili var.
Tom has a toothache.
学び始める
Tom bir diş ağrısı vardır.
Tom has found a job.
学び始める
Tom bir iş buldu.
Tom has my sympathy.
学び始める
Tom benim acımı paylaştı.
Tom has skinny legs.
学び始める
Tom'un sıska bacakları var.
Tom has tonsillitis.
学び始める
Tom'un tonsilliti var.
Tom has two choices.
学び始める
Tom'un iki seçeneği var.
Tom hasn't met Mary.
学び始める
Tom Mary ile karşılaşmadı.
Tom hates the rules.
学び始める
Tom kurallardan nefret eder.
Tom heard the alarm.
学び始める
Tom alarmı duydu.
Tom is a bad driver.
学び始める
Tom kötü bir sürücü.
Tom is a good sport.
学び始める
Tom, iyi bir sporsever.
Tom is a workaholic.
学び始める
Tom bir işkolik.
Tom is ambidextrous.
学び始める
Tom çok yönlüdür.
Tom is full of hope.
学び始める
Tom ümitle dolu.
Tom is grown up now.
学び始める
Tom şimdi büyümüş.
Tom is helping Mary.
学び始める
Tom Mary'ye yardımcı oluyor.
Tom is just like me.
学び始める
Tom tıpkı benim gibi.
Tom is kind to Mary.
学び始める
Tom Mary'ye karşı kibardır.
Tom is lying to you.
学び始める
Tom size yalan söylüyor.

コメントを投稿するにはログインする必要があります。