Phrasal Verbs 1

 0    62 フィッシュ    alicelik7
mp3をダウンロードする 印刷 遊びます 自分をチェック
 
質問 答え
istemek, dilemek, rica etmek. bela aramak, aranmak, kaşınmak
学び始める
ask for
patlak vermek, birden ortaya çıkmak. aniden kızmak, tepesi atmak. patla(t)mak, havaya uç(ur)mak. şişirmek, kopmak (fırtına vb)
学び始める
blow up
üfleyip söndürmek, sönmek. patlamak (lastik)
学び始める
blow out
söndürmek. ortadan kaldırmak. yok etmek
学び始める
extinguish
söndürmek. boşaltmak (havasını vb). gururunu kırmak, düşürmek
学び始める
deflate
ayrılmak, kaçıp kurtulmak
学び始める
break away from
Bağlamak. meşgul etmek, tıkamak. engel olmak
学び始める
tie up
suikast
学び始める
assassination
suikast yapmak
学び始める
assassinate
başlamak (savaş/yangın). kaçmak, firar etmek
学び始める
break out
(engelleri/kuşatmayı) yarıp geçmek. ortaya çıkmak, belirmek
学び始める
break through
bir yere hırsızlık amacıyla zorla girmek; sözünü kesmek, araya girmek, burnunu sokmak
学び始める
break in
parçalamak; bitirmek, sona ermek, ayrılmak (sevdiğinden)
学び始める
break up
bozulmak, çalışmamak, arıza yapmak. kırarak açmak, yıkmak, ortadan kaldırmak. aglamak, kendini kaybetmek
学び始める
break down
bağlantı kurmak, temasa geçmek, ilişki kurmak
学び始める
get in touch with
gözünden yaşlar boşalmak
学び始める
break down in tears
topraklama, şasi bağlantısı
学び始める
earthing
hapisten kaçmak
学び始める
break out of jail
Savaş patlak verdi
学び始める
war broke out
şampanya patlatmak
学び始める
break out champagne
nefessiz, soluk soluğa, nefes nefese, soluğu kesilmiş
学び始める
out of breath
kapıyı kırmak
学び始める
break down door
balonu şişir
学び始める
blow up the balloon
bomba patlatmak
学び始める
blow up a bomb
binayı havaya uçurmak
学び始める
blow up the building
mumları üfle
学び始める
blow out the candles
ateşi söndür
学び始める
blow out the fire
lastik patladı
学び始める
tire blew out
sigaranı söndür
学び始める
extinguish your cigarette
borcu kapatmak
学び始める
extinguish the debt
cesetleri ortadan kaldır
学び始める
extinguish the corpses
babam bana kızdı,
学び始める
my dad blew up at me
Köprü havaya uçuruldu.
学び始める
the bridge was blown up
Siren çaldı.
学び始める
the siren blew
trampet çalmak
学び始める
blow a trumpet
Sonunda fırtına dindi.
学び始める
storm eventually blew out
fırtına aniden koptu.
学び始める
storm blew up suddenly
fotoğrafı büyüt
学び始める
blow up the photo
ışıkları söndür
学び始める
extinguish the lights
umutları söndürmek
学び始める
extinguish the hopes
lastikleri söndür
学び始める
deflate the tyres
paranın değerini düşürmek
学び始める
deflate the value of money
atılım, önemli buluş, ilerleme, gelişme
学び始める
breakthrough
Göstericiler polis kordonunu aştı.
学び始める
demonstrators broke through the police cordon
güneş bulutların arkasından çıktı
学び始める
the sun broke through behind the clouds
Sağlığı bozuldu (he)
学び始める
his health broke down
Gözyaşlarına boğuldu
学び始める
he broke down in tears
İtfaiyeciler kapıyı kırdı
学び始める
firefighters broke the door down
çekingenliği yıkmak
学び始める
break down shyness
Yıkıldı ve ağladı
学び始める
he broke down and wept
ağlamak, iltihap akıtmak, damlamak, sızmak
学び始める
weep
askere almak, üye yapmak. iyileştirmek. işe almak
学び始める
recruit
acemi er, yeni üye
学び始める
new recruit
evliliğin dağılması
学び始める
break up of marriage
Gemi kayaların üzerinde parçalandı.
学び始める
the ship broke up on the rocks
Evlilikleri dağıldı.
学び始める
their marriage broke up
Çikolatayı küçük parçalara ayır.
学び始める
break the chocolate up into small pieces
Ortaklığı bozmaya karar verdiler.
学び始める
they decided to break up the partnership
Polis kavgayı ayırdı.
学び始める
the police broke up the fight
Birkaç mahkum hapishaneden kaçtı.
学び始める
several prisoners broke out of jail
Günlük rutinin dışına çıkman gerekiyor
学び始める
you need to break out of daily routine
önyargı
学び始める
prejudice

コメントを投稿するにはログインする必要があります。