Reading 1

 0    110 フィッシュ    alicelik7
mp3をダウンロードする 印刷 遊びます 自分をチェック
 
質問 答え
yetkin, işi bilen, yetenekli
学び始める
competent
baş etmek
学び始める
cope with
Algılamak, anlamak, kavramak
学び始める
perceive
hakimiyet, güç, egemenlik
学び始める
dominance
buna karşılık, - iken, - ken
学び始める
whereas
kendini tanımlamak
学び始める
self identify
ince dal
学び始める
twig
Çapa, tutturmak, saplamak, sabitlemek, demir atmak, haber bülteni sunanmak
学び始める
anchor
çeşitlilik, tür, çeşit
学び始める
variety
ile süslemek, bezemek, donatmak
学び始める
adorn with
mezar, türbe, lahit, defnetmek
学び始める
tomb
anıt mezar
学び始める
monumental tomb
firavun
学び始める
pharaoh
cetvel, hükümdar, kral, yönetici
学び始める
ruler
tabut
学び始める
coffin
istif, yığın, küme
学び始める
pile
işaretlenmiş, sivri
学び始める
pointed
dönüm, arazi
学び始める
acre
tartmak, gelmek (ağırlık)
学び始める
weigh
iplik, yiv, tel, lif, iplik geçirmek
学び始める
thread
av, kurban, yem
学び始める
prey
çevirmek, örmek (koza, ağ), dönmek, döndürmek
学び始める
spin
pazara girmek, piyasaya çıkmak
学び始める
hit the market
canlandırmak, canlılık kazandırmak, kuvvet vermek
学び始める
revitalize
kanıt
学び始める
evidence
aslında, gerçekten
学び始める
actually
kesinlikle
学び始める
for sure
bileşen, içerik, madde (karışımdaki)
学び始める
ingredient
Dikkat, tedbir, uyarı, uyarmak, dikkatini çekmek
学び始める
caution
Mantıklı, makul, akla yatkın
学び始める
plausible
fırıldak, rüzgar gülü
学び始める
pinwheel
Dalmak, akın etmek
学び始める
Rush into
toynak
学び始める
hoof
sıkıcı, donuk
学び始める
dull
titiz
学び始める
meticulous
ortaya çıkartmak, meydana çıkarmak
学び始める
reveal
nişastalı
学び始める
starchy
mucit
学び始める
inventor
önyargı
学び始める
prejudice
aynı ülke içerisindeki tarafların birbirleriyle silahlı çatışması, iç savaş
学び始める
civil war
değirmen, fabrika
学び始める
mill
aksilik, sakatlık, kaza, talihsizlik
学び始める
mishap
Dava açmak, mahkemeye vermek
学び始める
sue
yükselmek, havada süzülmek, fırlamak (fiyat)
学び始める
soar
zarafet
学び始める
grace
hayret, mucize, şaşmak, hayret etmek
学び始める
marvel
çok önemli
学び始める
crucial
aşmak, üstesinden gelmek, altından kalkmak
学び始める
overcome
yukarı, yukarıya doğru
学び始める
upward
karşı koymak, karşılık vermek, etkisini yok etmek
学び始める
counteract
sürüklemek
学び始める
drag
sürtünme, ovma, sürtüşme, tartışma, ihtilaf
学び始める
friction
rakım, irtifa, yükseklik
学び始める
altitude
itme, ittirmek, itme kuvveti, itki, itmek, sokmak, sürmek
学び始める
thrust
itmek, ittirmek, ileriye doğru sürmek
学び始める
propel
narin, hassas
学び始める
delicate
idare etmek, yönetmek, manevra yaparak bir yere getirmek
学び始める
maneuver
binmek (taşıt uçak, gemi)
学び始める
board
başarı, beceri, ustalık
学び始める
feat
ev fiyatları fırladı
学び始める
house prices have soared
mühendislik harikası, başarısı
学び始める
feat of engineering
Ekmek nişasta içerir
学び始める
Bread contains starch
sinir bozucu, can sıkıcı
学び始める
frustrating
öğrenci, göz bebeği
学び始める
pupil
sıkmak, kısıtlamak, engellemek, sınırlandırmak, kısmen yasaklamak, sık(ıştır) mak, büzmek, büzüştürmek, daraltmak
学び始める
constrict
hesap vermek, açıklamak, hesaba katmak,
学び始める
account for
dağınık, dağılma, dağıtmak, dağılmak, yayılmak
学び始める
diffuse
hafifçe, çok az, biraz
学び始める
slightly
olasılık, ihtimal
学び始める
likelihood
ölümcül
学び始める
deadlie
ölen kişi sayısı
学び始める
death toll
harap etmek, mahvetmek
学び始める
devastate
Örneğin
学び始める
for instance
askerler
学び始める
servicemen
ölüm oranı, ölüm
学び始める
mortality
salgın
学び始める
outbreak
çeyrek, mahalle, civar, bölge, yön, çevre
学び始める
quarter
akciğer iltihaplanma, zatürre
学び始める
pneumonia
kanama, kan kaybı, kanama geçirmek
学び始める
hemorrhage
rahatlatmak, yatıştırmak, dindirmek,
学び始める
relieve
batırmak, batma, su altında kalma
学び始める
submerse
gözetleme, keşif, gözetim, gözaltı, nezaret
学び始める
surveillance
şerefine
学び始める
in honor of
etkinlik, olay, yarışma, karşılaşma
学び始める
event
... olduğunda/gerçekleştiğinde
学び始める
in the event
bir şey olması durumunda
学び始める
in the event of sth
her ne olursa olsun; her halükârda; her ne pahasına olursa olsun
学び始める
in any event
gülle atma
学び始める
shot put
cirit
学び始める
javelin
binicilik
学び始める
equestrain
kendini/hayatını bir şeye adamak, bir şeyi birine ithaf etmek
学び始める
dedicate
uzak
学び始める
distant
yer almak, olay (bir yerde) geçmek, meydana gelmek
学び始める
take place
ateşkes, ateşkes antlaşması
学び始める
truce
ile ateşkes yapmak
学び始める
truce with
bildirmek, beyan etmek, ilan etmek
学び始める
declare
savaş ilan etmek
学び始める
declare war
iyi, güzel, para cezası kesmek, para cezasına çarptırmak, para cezası
学び始める
fine
serbest bırakmak, salmak, yaymak, akmak, salıvermek, gösterime sun(ul)mak, piyasaya sun(ul)mak
学び始める
release
incitmek, batmak, acıtmak, sızlatmak
学び始める
sting
püskürtmek, uzaklaştırmak, defetmek
学び始める
repel
çiğnemek
学び始める
chew
kızdırmak, sinirlendirmek, canını sıkmak, rahatsız etmek
学び始める
irritate
rahatsız edici, can sıkıcı, hoşa gitmeyen
学び始める
offending
yanak
学び始める
cheek
zehirli, zararlı, tehlikeli
学び始める
noxious
önemli ölçüde
学び始める
considerably
belirli, bazı, kesin, mutlak
学び始める
certain
avlamak, avlanarak beslenmek
学び始める
prey on
bagaj kapağı, öndeki arabayı yakından takip etmek
学び始める
tailgate

コメントを投稿するにはログインする必要があります。