Unit 1 Session 6

 0    125 フィッシュ    alicelik7
mp3をダウンロードする 印刷 遊びます 自分をチェック
 
質問 答え
tasarruf, kazanç, birikim
学び始める
savings
demir testeresi
学び始める
hacksaw
aralık, kapsam, derece, ölçü, ölçek, cetvel, tartı, terazi, (balık, yılan) pul, kabuk. tırmanmak
学び始める
scale
yara izi, yara izi bırakmak, (zihinde) iz, etki, tesir, yara
学び始める
scar
havai fişek
学び始める
firework
atkı, eşarp, kaşkol. tıkınmak, abur cubur yemek, tıka basa yemek
学び始める
scarf
kıvırmak, sokmak, koymak, yerleştirmek. börek, çörek
学び始める
tuck
saklamak, gizlemek, güvenilir bir yere koymak
学び始める
tuck away
parlak kırmızı, al
学び始める
scarlet
(silah) top
学び始める
cannon
şiddetle çarpmak/vurmak
学び始める
Cannon into
gülle, top mermisi
学び始める
cannonball
malzeme/gereç temin etmek, (belirli amaçlar için) giysiler, elbiseler. takım, ekip, işletme, firma
学び始める
outfit
sahne, dekor, manzara, görüntü, olay yeri, hadise, olay. rezalet
学び始める
scene
çimlenmek, tomurcuklanmak, filiz vermek, filizlenmek
学び始める
germinate
(kemik, deri, uzuv parçası vb.) yama, ek, (bitki, ağaç vb.) aşı yapmak, aşılamak
学び始める
graft
manzaralı
学び始める
scenic
bundan dolayı; bu yüzden/nedenle. andan itibaren üç hafta/iki ay vs.
学び始める
hence
şu andan itibaren, bundan sonra, bundan böyle
学び始める
henceforth
guzel koku, kokusunu almak. koku saçmak. -den kuşkulanmak, ... kokusunu almak.
学び始める
scent
güzel koku, rayiha, parfüm
学び始める
fragrance
şüpheci, kuşkucu, kuşkulu
学び始める
sceptical about
ele almak, halletmek, takım, donanım, tutup durdurmak, top kapma
学び始める
tackle
Bir sorunu çözmek
学び始める
tackle a problem
dokunsal, dokunma duyusuyla algılanabilen
学び始める
tactile
patavatsız, vurdum duymaz, zarafetsiz, kaba, düşüncesiz
学び始める
tactless
işaret etmek, göstermek, belirtmek
学び始める
point out
kemerini bağlamak, sıkı çalışmak, kilitlmek
学び始める
buckle down
Terzi, elbise dikmek, yeni bir biçim vererek veya değişiklik yaparak uygun hâle getirmek
学び始める
tailor
darlık, kıtlık, sıkıntı
学び始める
shortage
su kıtlığı
学び始める
shortage of water
dokunmak, musluğu açmak, hafif vurmak, tıkırdatmak, Musluk
学び始める
tap
çıkarmak, çıkarma yapmak
学び始める
substract
dövme, dövme yapmak
学び始める
tattoo
sonunda, nihayetinde, eninde sonunda
学び始める
ultimately
oy birliği ile üzerinde uzlaşılan; herkesçe kabul edilen; genel kabul gören, aynı fikirde
学び始める
unanimous
kanı, düşünce, hüküm, karar, yargı
学び始める
verdict
dayanılmaz, çekilmez, tahammül edilemez
学び始める
unbearable
bilinçsiz, baygın, bayılmış, kendinde değil
学び始める
unconscious
açık, boş, tutulmamış, kullanılmıyor. (iş) açık, boş, müsait. ifadesiz
学び始める
vacant
karşı aşılamak
学び始める
vaccinate against
kibirli, kendini beğenmiş, boş, yararsız, faydasız, anlamsız
学び始める
vain
resmi, üst düzey bürokrat, yüksek dereceli memur
学び始める
official
taciz ateşi
学び始める
harassment fire
taciz etmek, rahatsız etmek
学び始める
harass
belirsiz, bulanık, anlaşılmaz, net olmayan, kafası dağınık, dalgın
学び始める
vague
belirsiz ifade
学び始める
vague expression
boşuna
学び始める
in vain
çare, ilaç, çaresini bulmak, düzeltmek
学び始める
remedy
doğrulamak, teyit etmek, geçerli kılmak
学び始める
validate
... dan/den farklı olarak; ...ın/in aksine; ...ın/in tersine...-e/a yakışmayan
学び始める
unlike
kusmak, kusmuk
学び始める
vomit
bekçi, gardiyan, hapishane müdürü, müdür, yönetici, trafik memuru
学び始める
warden
emperyal, imparatorluğa ait, imparatorluk
学び始める
imperial
zirve
学び始める
zenith
saltanat, hükümdarlık, saltanat sürmek, hükümdarlık etmek, egemen olmak, hüküm sürmek
学び始める
reign
fermuarla kapatmak, fermuar, vızzzz diye ses çıkarmak
学び始める
zip
salla(n)mak, yalpala(n)mak denetim, idare
学び始める
sway
sevgili
学び始める
beloved
uygun durum, vesile, münasip zaman, fırsat. özel gün/kutlama/tören, önemli gün
学び始める
occasion
bir arkadaşını etiketlemek
学び始める
tag a friend
perakende mağazası
学び始める
retail shop
perakende, perakende satmak
学び始める
retail
bildik, tanıdık, aşina
学び始める
familiar
aşina olmak, bilmek, tanımak. bilen, tanıyan
学び始める
familiar with
senli benli, lâubali
学び始める
too familiar
yabancı, alışılmadık, bilmeyen
学び始める
unfamiliar
korkutmak, içini ürpertmek, tüylerini diken diken etmek, ödünü koparmak
学び始める
give someone the creeps
korku, ürperti, korkutmak
学び始める
scare
yoğun
学び始める
intensive
tasarruf hesabı
学び始める
saving account
tıbbi personel, sağlık çalışanı
学び始める
medical staff
engellemek, zorlaştırmak, güçleştirmek, sekte vurmak
学び始める
impede
taç yaprağı
学び始める
petal
çimlenmek, tomurcuklanmak, filiz vermek, filizlenmek
学び始める
sprout
kırda uzun yürüyüşe çıkmak
学び始める
hike
ürün, hasat. kırpmak, kırkmak. kursak, sindirim kesesi
学び始める
crop
hayvan gübresi, tabiî gübre. gubrelemek
学び始める
manure
süt. süt sagmak. iliğini kurutmak, sömürmek, sağmak; (argo) sağmal inek gibi kullanmak
学び始める
milk
(mahkeme) iddia etmek, yalvarmak. rica etmek. savunmak
学び始める
plead
bostan korkuluğu
学び始める
scarecrow
arkasından gelmek, peşine takılmak
学び始める
tag after
hedefini tespit etmek; hedefine koymak
学び始める
target at
tereddüt etmek
学び始める
vague about
fermuarını çekmek, çeneyi kapatmak
学び始める
zip up
peşine takılmak... ile gitmek/gelmek
学び始める
tag along
kesmek, doğramak. testere ile kesmek
学び始める
saw off
-e göre ayarlamak, -e göre değiştirmek, '-e göre düzenlemek
学び始める
Tailor to
korkutup kaçırmak
学び始める
scare away
doğal yeteneği olmak
学び始める
have a talent for
diz çökmek
学び始める
kneel
smokin
学び始める
tuxedo
dik, sarp. büyük, önemli, aşırı. fahiş, kazık, pahalı. demlenmek (çay). suda bekletmek
学び始める
steep
çayı demle
学び始める
steep the tea
kıyafetleri suya batır
学び始める
steep the clothes in water
kenar, kenarını bastırmak
学び始める
hem
loş, hafif karanlık. ışığı kısmak. aptal, kalın kafalı
学び始める
dim
devletler arasında yapılan resmi, yazılı anlaşma
学び始める
treaty
yürümeye başlayan çocuklar
学び始める
todlers
yakıt
学び始める
fuel
endişe, korku. anlayış. tutuklama
学び始める
apprehension
tutuklama emri
学び始める
warrant of apprehension
şaşkınlık
学び始める
amazement
ilham vermek, uyandırmak (nefret/sevgi vb'ni)
学び始める
inspire
kaplumbağa
学び始める
turtle
yalıtmak, izole etmek, ayrı tutmak
学び始める
insulate
açıklamak, izah etmek, açıklığa kavuşturmak, açıklık getirmek
学び始める
clarify
kiralanmış
学び始める
leased
kiralamak, kira sözleşmesi
学び始める
lease
yırtıcı kuş
学び始める
raptor
şahin
学び始める
hawk
sağlama, temin etme, temin, tedarik. madde, koşul, şart, hüküm, kayıt
学び始める
provision
belediye
学び始める
municipality
Kurul, heyet, komite
学び始める
committee
uyarmak, tahrik etmek, kışkırtmak, harekete geçirmek
学び始める
stimulate
beşik
学び始める
crib
Gerginlik, stres, zorlama, gerilmek, çok gayret etmek. gerilerek zorlanmak (kaslar). gerginleştirmek. incitmek, zorlamak, burkmak. elemek, süzgeçten geçirmek. yük, sıkıntı
学び始める
strain
yetişmek, ayak uydurmak (çağa/zamana). hızına yetişmek. izleyerek bilgi sahibi olmak
学び始める
keep up with
kılavuz çizgisi. kılavuz bilgi. talimat
学び始める
guideline
badana boyası, bulaşıcı bir köpek hastalığı
学び始める
distemper
öküz, öküzler
学び始める
oxen
serçe
学び始める
sparrow
kırıntı, ekmek kırıntısı. ciğeri beş para etmez kimse, pislik, alçak
学び始める
crumb
gezmek, başıboş dolaşmak, gezinmek
学び始める
wander
meydan, alan, kare, eşit, ödenmiş, fit
学び始める
square

コメントを投稿するにはログインする必要があります。